27 Kasım 2014 Perşembe

Müjde Ar

    
   
  


  Türk sinemasının en cesur kadınlarından birisi, Müjde Ar.. Yeşil çamın başka bir yönü , sansürsüzlüğün timsali olarak bile göre biliriz kendisini. Önce Müjde Ar kimdir onu bi bilelim.
   
        Müjde Ar (asıl ismi Kamile Suat Ebrem, d. 21 Haziran 1954), Türk sinema ve dizi oyuncusu. Özellikle 1980'li yıllarda rol aldığı filmlerle Türk sinemasındaki kadın temsilinin değişmesini sağlamış ve böylelikle kadın imgesini dönüştüren, sinemada kadın kimliğini özgürleştiren ve kadın cinselliğine farklı bir bakış açısı getiren, kadın filmlerinin unutulmaz oyuncusu olmuştur.
  
      Bir çok filmde rol alan Müjde Ar, unutulmaz sahnelerin kadını olarak da anılır. Ayrıca bir çok ünlü oyuncuyla da aynı filmde rol almıştır.



   
     
 Bana göre en başarılı filmi İFFET dir. Sizinle de paylaşmak istedim. Buyrunuz..

    

 İffet, yönetmenliğini Kartal Tibet'in yaptığı ve Müjde Ar, Faruk Peker, Savaş Başar, Ergün Uçucu ve Damla Çoşkunoğlu gibi isimlerin rol aldığı 1982 yapımı dramatik sonuçlu bir filmdir.
  
     








     İffet annesini kaybetmiş ve babası ve kız kardeşiyle birlikte yaşayan genç bir kız. Annesinin ölümünden sonra ev'in bütün yükünü üstüne alan İffet ayrıca kız kardeşine annelik rolünüde üstlenmiştir. İffet'in babası Necdet bey aile şerefine ve namusuna çok düşkündür. Buna rağmen İffet mahallenin şoförü Cemil'e deli gibi aşıktır. Cemil bunu bilerek İffet'le bir gönül ilişkisi yaşar. Bir gün mahallenin bütün kadınları pikniğe gider, İffet ve kız kardeşi de babalarından gizlice bu pikniğe dahil olurlar. Cemil bu piknikte İffet'i kandırarak tecavüz eder. Cemil İffet'le enin sonunda evleneceğini söyler, böylece İffet susar ama hamile kalır. Cemil İffet'i çocuğu aldırmak içinde ikna eder, yine de İffet buna çok üzülür. Kürtaj'ın etkisiyle İffet yatakta yatarken Cemil'in mahalleden başka bir kızla para uğruna nişanlandığını öğrenir. Onu sorguya çeker ama Cemil acımasızca İffeti kovalar ve duygularından yanıldığını söyler. Aynı zamanda Necdet bey mahallenin kadınlarından İffet'in Cemil'le olan ilişkisini öğrenir. İffet Cemil'den büyük bir hayal kırıklığı uğrarken bu seferde babasından dayak yer, evden kovulur ve reddedilir. İffet kendini öldürmeye karar verir ama bundan hemen vazgeçer ve Cemil'le karşı intikam yemini alıp teyzesine sığınır. Bir müddet sonra teyzesine çalışmak istediğini söyler. Teyzesi İffet'i bir ajan'a getirir manken olarak çalışması için. Ajan sahibi İffet'in güzelliğinden çok etkilenir ve onu çabukça medya dünyasına sokar ve çok meşhur eder. Ayrıca İffet'den adını değiştirmesini de ister ve ona Demet adını koyar. Artık İffet zengin bir kadındır ve ona ondan daha zengin alkolik işadamı Haluk Akman'la tanışır. Haluk Akman İffet'i yani Demet'i sevmeye başlar ve onu elde eder. İffet'in babası İffet'i gazetede verdiği pozları görünce beyin kanaması geçirip felç olur. İffet babasını ziyaret eder ve onunla vedalaşır, bunun üzerine babası ölür ve İffet kız kardeşini yanına alır. İffet kız kardeşinin eğitimi için onu yaz kampına gönderir ve intikam sürecine başlar. Cemil'le irtibata geçer ve ona ilgi duyuyormuş gibi yapar. Beraber olabilmek için İffet Cemil'e onun şoförü olmasını teklif eder. Cemil bu işi alır ve İffet bu sefer onu aşağılamaya ve kıskandırmaya başlar. Bardağı taşıran SON nokta Haluk'un İffet'le evlenmesinin duymasıyla olur. İffet bunun üzerine intikam oyunu sürecinde Cemil'i işten kovar ama Cemil İffet'in yanına gider ve ondan af dileyip diz çöker. İffet Cemil'le bu anı hayatı boyunca görmek istediği için bu hale geldiğini anlatır ama yüreğine söz geçiremez ve Cemil'le gizli bir ilişki yaşamaya başlar. Haluk'un av'a gitmesiyle İffet ve Cemil evde yalnız kalır ve beraber güzel bir süre geçirirler. İffet'in kız kardeş bir gün kamp'tan geri döner ve ablasını Cemil'le görür ama bunu yadırgamaz. İffet iş dolayısıyla evden ayrılır, bunun üzerine Cemil İffet'in kız kardeşi Nimet'e zorla tecavüz eder. İffet eve döndüğünde ve kız kardeşini perişan bir vaziyette görünce çılgına döner ve silaha sarılıp orada Cemil'i vurur. 



  

11 Kasım 2014 Salı

Kemal Sunal



      Bugün büyük ustayı, doğum gününde rahmetle anıyoruz. Türk sinemasının güldüren adamı, efsane oyuncusu Kemal Sunal 'ın 70. yaş günü kutlu olsun.
     
       2000 yılında biz daha ona doyamadan aramızdan ayrıldı büyük usta. Gülen yüzü ile milyonları kendine hayran bırakan ustayı saygı ve sevgiyle anıyoruz… Fakat düşünmeden de edemiyoruz;           "Bugün yaşasaydı .. " 

      Hayatı boyunca toplam 82 filmde rol aldı. 3 Temmuz 2000 tarihinde Balalayka adlı filmin çekimlerine başlamak için Trabzon'a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. İstanbul'daki Zincirlikuyu Mezarlığı'nda defnedilmiştir. 2009 yılında Kemal Sunal ile anılarını anlatan Zeki Alasya, ölümünde korkularının kalp krizi geçirmesinde önemli etken olduğunu belirtti. Zeki Alasya ne kadar bazı şeylerden korksa da belli etmezdi, çok kibar bir adamdı yorumunu yapmıştır.
     


             Kendisine nasıl birisiniz diye sorulduğunda oynadığı karakterlere göre farklı olduğunu şu sözlerle belirtiyor; "Ben özel hayatımda çok az konuşan, çok soğuk bir adamım" ve aynı zamanda iş ve ev yaşamında titiz olduğunu belirtiyor. 
     Bu sözlere inanmak ne kadar da zor geliyor. O bizi kahkahalara boğan adamı düşününce. Kemal Sunalı düşünün, aklınıza getirin bi .. Benim aklıma Salako filminde baş rol oynayan 32 diş sırıtan bir adam geliyor. 

   Kemal Sunal kendi ağzında, ilk yıllarını ve komediye yönelişini şu sözlerle dile getiriyor;

"Nasıl oldu bilmem, ben kendimi sahici bir sahnede seyircilerin arasında buldum. Ses Tiyatrosu'ndaki ilk rolüm çok kısaydı. Üç dakika sahnede ya kalıyor ya kalmıyordum. Öyle pek bir şey söylediğimi de hatırlamıyorum. Sahnenin bir ucundan girip öbür ucundan çıkıyordum. Ne yaptığımı da pek hatırlamıyorum; ama seyirci kahkahadan kırılıyor. Bu da benim hoşuma gitmişti. Bildiğiniz gibi o gün bugündür insanları güldürmeyi seviyorum.

Kemal Sunalı hiç unutmamanızı diliyorum.. En güzel sahnelerle doğum gününü kutlayalım..





7 Kasım 2014 Cuma

Ayşecik "Hayat Sevince Güzel."

    



      Duygularını ifade edemeyen ,sessiz insanların bile kendini açık ettiği. Kendini tutamadığı  ve duygularının ortaya döküldüğü an Filmler. Kahkahalar , gözyaşları ve bütün diğer saf duygular. Bizi biz yapan ne varsa filmde gördüğümüz sahneden kendimize pay çıkarır, hissederiz.
    
İşte benim kendimi bulduğum filmler, Yeşilçam filmleri. Daha minnacık bir kız çocuğuyken sanırım 5 yaşındayken Ayşecik izleyip, ağlıyormuşum. O günden bugüne ne değişti diye sorarsanız koca bir hiç. 23 yaşında kazık kadar kızım hala Ayşecik izleyip ağlıyorum. İnsanların iyi olduğu, birbirine mutluluk dağıtılan bir dünya. İşte aslında Ayşecik böyle ilerliyor. Benim doyamadığım Ayşecik serisinin bir parçası "Hayat Sevince Güzel". Anlatıyorum, iyi okuyun.



Zeynep DeğirmencioğluÖmercikMünir ÖzkulSuna Pekuysal, Mualla sürer  gibi pek sevilen oyuncuları bir araya getiren polyanna uyarlaması, 1971 yapımı bir müzikal. yönetmenliğini Temel Gürsu'nun, müziklerini de Selmi Andak'ın yaptığı türk sinemasının kült filmi.

Filmin ortalarına doğru meydanda toplanıp yapılan dans için bile seyretmeye değer bir film...

"-ıslanmış bir şapka için kavga etmeye değer mi? insanlar kavga etmemeli birbirini sevmeli. çünki: hayat sevince güzel!"
Repliğiyle başlayan ve 7 dakika süren bu muhteşem dans gösterisi, meydana inip köy halkını evire çevire dövme isteği uyandırır. Bu dans sırasında köy halkı göbek atar, bale yapar, horon teper, o dönemin disko danslarından kesitler sunar. Sonlarına doğru erkeklerin birdirbir oynaması ve revülere yakışır bir finalle son bulur. 

O muhteşem dans ziyafeti için: http://www.youtube.com/...

Çılgın dansların sergilendiği bu filmin bir de çılgın şarkısı vardır. şöyledir:

hayyat sevince güzel, sevince tatlı günler.
bir kuşu, kelebeği, bir taşı sevin yeter!
sevince kalbimizde ümitler çiçeklenir.
kötülükler kaybolur karanlığa gizlenir.
çok sevmeli herkesi sevgi ömrün neşesi,
dünyada en güzel şey kalpte insan sevgisi.

seveliim, seveliim, seveliim!!




Bu arada çorbadan kıl çıktığında kızılmaması, et çiğ diye üzülünmemesi gerektiğine dair çok güzel mesajlar da verilir. Filmde çok da güzel bir söz var.

"dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey"